3 Aralik Dünya Engelliler günü kapsamında toplumun ve bireyler in Engellilikle ilgili olarak yanlış bilinen ve yanlış yapılan bazı konulara açıklık getirmek istiyorum.
– Engellilik kutlanır mı?
– Sevgi her engeli aşar mı?
– Hepimiz engelli adayıyız?
-Gecmiş olsun. Gibi
söylemler yıllardır ifade ediliyor.yanlışı önlemek için mücadeler veriyorum. Hâlâ ısrarla ve özellikle resmi kurumlar, özel şirketler, sivil toplum örgütleri dahil bu konuda yanlışları yapmaya devam ediyorlar.
Engellilik kutlanılırmı. Bir insan engelli olduğu için kutlanmaz. Engellilik keyfi bir durum değildir. Engellilik tercih edilen bir durum değildir. Engellilik zorunlu zor bir yaşam biçimidir. Hiçbir engelli engelli olmayı tercih etmemiştir. Bu nedenle lütfen engellilerle ilgili özel günlerde haftalarda bu şekilde kutlama mesajı yayınlamayın. Kutlanacak bir durum yok.Yürüyemeyen,konuşamayan, görmeyen işitemeyen,duymayan,hırçın,olunan davranış, farklı bir yaratılış,yatalak geçen bir hayat nasıl arzu edilir ve kutlanılır…Sormak lazım kendimize.
Engellilerin ve ailelerinin ciddi Çözülmesi gereken çok önemli sorunları var.Maddi ve manevi.
Sevgi her engeli aşar gibi içi boş engellilikle hiçbir bağlantısı olmayan söylem ve mesajları da görüyoruz.
Sevgi hiçbir engeli aşmıyor. Seviyor olmak veya seviliyor olmak başka bişey. Başka bir ihtiyaç.
Ancak engelleri kaldırmanın yolu öncelikle bütün alanlarda mimari engelleri kaldırarak erişilebilirliği sağlamak sonra da iletişim dilimizi düzelterek saygın yaşamı sürdürmekle mümkündür.
Engellilik aday olunacak bişey değil. Engellilik keyfi bir tercih değil.Hepimiz birer engelli adayıyı gibi söylemler,pek samimi gelmiyor.Bu nedenle hepimizin görevi öncelikle engelliliği azaltmak olmalıdır. Bu konuda tedbirler alınmalıdır.Depreme dayanıklı yapılar üretmeliyiz.Malum 6 şubat da yaşadığımız ,asrın felaketinde binlerce canlarımızı kaybettik .Bir o kadardan fazlası ampute engelli bireyimiz oldu.Bu mu? adaylığımız. Hepimiz engelli adayıyız ifadesini kullanmayın. Eğer bir şeyle korkutmak istiyorsanız insanlığı, hepimizin tek gerçeği var ölüm. O zaman sürekli hep birbirime biz öleceğiz haberiniz olsun diyelim.Hayatı yaşanmaz hale getirelim…
Ay Geçmiş olsun. Yaklaşımları engelli birey ve ailesini içten yaralar,yaralıyor.Bu söylemle geçirebiliyormuyuz engelli durumunu.Niye böyle oldu sorusu iyilestirebiliyormu?Keza psikolojik travma ya benzin dökülüyor.Bundan dolayı ki engellerin kaldırmanın yolu önce bireysel sorumluluk almaktan geçiyor.
Önce birey olarak “Engel kaldıran mıyım? Engel yaratan mıyım?” sorusunu kendimize sormamız gerekir. Engellilerle ilgili özel günler, hak temelli savunuculuk günleridir.
Bu günlerde kutlama mesajı, sevgi her engeli aşar, hepimiz engelli adayıyız , geçmiş olsun gibi içi boş gayri ciddi mesajlar paylaşmak yerine “Geçen bir yıl bu konuda ne yaptık? Gelecek bir yıl ne yapacağız” diye engelli bireylere , ailelerine ve tüm topluma hesap verelim. Toplum da bizden hesap sorsun aksi halde bu yanlış devam edecek lütfen artık böyle davranmayalım.
Böyle düşüneceğiniz için, duyarlı olumlu hizmetlere katkı sağlayacağınız için, Farkındalıklar göstereceğiniz için hepinize şimdiden çok teşekkür ediyorum….
Saygı ve Sevgilerimle, sağlıkla ve selametle kalınız 🙏
Bülent Buğday
