Prof. Dr. Avşar’ın yazısı şöyle:
“Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Filistin’e ve 7 Ekim 2023’ten itibaren de Gazze’ye yönelik soykırıma, vahşete yönelik açıklamaları, duruşu, tutumu ile İsrail’in saldırgan, insanlık suçu işleyen, soykırımcı siyasetçilerinin hedefinde.
En son eli kanlı Dışişleri Bakanı Sayın Erdoğan’a yönelik bir tehdit paylaşımı yapmış…
Güya Erdoğan’ın sonu Irak’ın devrik devlet başkanı Saddam Hüseyin gibi olacakmış…
Bunlar akıl, tarih bilgisi yoksunu. Yalancı, iftiracı, haris ve cahil adamlar…
Saddam Hüseyin, askeri darbe soncu ülkesinin idaresini ele geçirmiş, eli kanlı bir diktatör idi.
Ülkesine ve halkına hiç iyiliği dokunmadı.
Irak’ı bir despot olarak yönetti ve yanında halkı yoktu.
O halkının üzerinde, baskı, sindirme ve yıldırma ile hükmeden, zalim biri idi.
Çoğu zaman çıkarları kendisini yok edenler ile örtüşürdü.
Hatta onlara vekaleten uzun yıllar ülkesini komşusu ile savaşa soktu, insanlarını kırdırdı, ordusunu mahvetti, ekonomisini perişan etti. ABD’nin sözlerine güvenerek gidip Kuveyt’i işgal etti…
Sonrasında kimyasal silahları var bahanesiyle hem ülkesini, hem insanlarını hem de kendisini mahvetti…
Recep Tayyip Erdoğan, bu milletin oylarıyla, demokratik seçimlerle, her seferinde rakiplerine fark atarak seçilen, aziz milletin yüreğinde yer etmiş bir siyasi liderdir.
Üstelik darbelere, müdahalelere, muhtıralara, cuntalara, komplolara rağmen milletiyle birlikte dimdik ayakta kalmayı başaran liderdir.
Darbeleri püskürten, darbecileri ve arkalarındaki güçleri yok eder bir demokrasi kahramanıdır.
Bu lider, öncekilerden bahsetmiyorum; üç kez aziz milletimizin oylarıyla yani doğrudan demokrasi yoluyla, yani halkın seçimi ile Cumhurbaşkanı seçilmiştir.
En son 28 Mayıs 2023 günü, aziz milletimizin %52 oyu ile yine Cumhurbaşkanı olmuştur.
Recep Tayyip Erdoğan, demokrasi ile gelen, milletin teveccühünü alan ve her zaman milleti ile yan yana yürüyen bir liderdir.
Ortadoğu’nun darbelerle, komitalarla, cuntalarla gelen diktatörlerine; halkına nefes aldırmayan, batının suç ortaklarına, aklama mekanizmalarınıza, kullanışlı aparatlarınıza, halkalı kölelerine benzemez…
Türk milleti de, manipülasyonlarla, içerdeki ve dışardaki etki elemanları ile hareket etmez.
Bunların yanılgıları herhalde şu: Bu ülkede, toplumda Namık Tan veya Ünal Çevikoz gibi düşünenler çok ve herkes PKK uzantısı DEM ile demleniyor…
Bu ülkenin ekonomik sıkıntı çekenleri, dulu, yetimi, emeklisi “geçim için” memleketi feda eder…
Ülke ve millet, dara düştüğünde, kara günler geldiğinde darmadağın olur…
İşte en büyük yanılgı budur…
Bu millet zalimlere, eli kanlı soykırımcılara karşı her zaman tek yürektir.
Bu millet, içinde ihtilaflar olsa da, farklı politik mülahazalar ile hareket etse de, söz konusu demokrasisi, ülkesi, milleti, bayrağı, toprağı, birliği, beraberliği, kardeşliği ve seçtikleri olduğunda hep müstevlinin, saldırganın, işgalcinin, hırsızın, eli kanlı katillerin karşısındadır…
Bu millet her daim, her ferdi ile zalime ve zulme karşı Recep Tayyip Erdoğan’dır…”