TUSİAV Başkanı Veli Sarıtoprak Enflasyon muhasebesi ile ilgili olarak ;
Öncelikle pandemi sonrası dünya genelinde ve son 2 yıldır ülke ekonomisinde meydana gelen bozulma sonucu şirketlerin ciro ve kârlılıklarında meydana gelen düşüş neticesinde şirketler borçla finansman yöntemi ile faaliyetlerini sürdürmektedirler.
Yine son 2 yıldır yaşanan yüksek enflasyon sonucu uygulanan sıkı para politikasıyla kredi erişiminin zorlaşması şirketlerde ciddi anlamda bir finansal darboğaz yaratmaya başlamıştır.
İlk başta mali tabloların enflasyon karşısında gerçek değerlerini gösterebilmesi açısından olumlu karşılanan enflasyon muhasebesi, son dönemlerde kaynağa erişmekte zorlanan ve borçla finansman yöntemi seçen şirketler açısından ilave bir vergi yükü olarak karşımıza çıkıyor.
Daha önce birçok Televizyon Programında Vakfımız adına Enflasyon Muhasebesinin vergisel etkileri konusunda Vergi Platform Başkanımız Serkan KUMDAKCI öz sermayesi düşük borçluluğu yüksek şirketler açısından uyarılarda bulunmuş ve ciddi vergiler ile karşılaşabileceklerini belirtmişti.
Enflasyon muhasebesinin sadece mali tabloların enflasyon karşısında gerçek değerinden uzaklaşmaması adına bir düzeltme aracı olarak kullanılması gerektiğini söyleyen Veli SARITOPRAK , bu uygulamanın Vergi etkisi olmayacak şekilde uygulanması gerektiğini söyledi.
Ayrıca Veli SARITOPRAK ; yatırım yapan şirketlerin henüz yatırımlardan gelir elde edilmeden , yapılan harcamaların değerlemeye tabii tutularak oluşan değerleme farklarının vergilemeye tabi tutulmasının , ülkede yatırım yapmayı düşünen yerli ve uluslararası yatırımcıları uzaklaştırabileceği konusunda eleştiride bulundu .. Özellikle bu dönemde ülkemizin ciddi yatırıma ihtiyacı olduğunu ve uluslararası düzeyde yatırım yapmak isteyen firmaların bu şekilde ürkütülmemesini söyleyen SARITOPRAK , Umarım atılan taş ürkütülen kuşlara değer dedi..
Diğer taraftan da yapılan Vergisel düzenlemelerde Kamuoyunu aydınlatma ve yapılan düzenlemeleri yorumlama adına ulusal basında ve Televizyon kanallarında açıklamalar yapan TUSİAV Vergi Platform Başkanımız Serkan KUMDAKCI; Özellikle Yatırım amaçlı gayrimenkullerin ve satılmayan stok halinde aktifte yer alan taşınmaz/ demirbaşların değerlenmesi sonucu elde edilen değer artışının vergilemesinin, Gelir ve Kurumlar vergisi kanununda yer alan verginin tahakkuk esasında gelirin elde edilmesi kuramına ters bir yaklaşım olduğuna değindi .
