RABİA ŞAHİN / ANKARA-BHA
A Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, gazete, televizyon ve haber ajanslarının temsilcileriyle basın toplantısında bir araya geldi. Gündeme dair çok önemli açıklamalar yapan Ağıralioğlu’na Anahtar Parti Medya ve Tanıtım Başkanı ve Genel Başkan Yardımcısı Ali Işıner Hamşioğlu, Siyasi İşler Başkanı Fuat Geçen ile Genel Sekreter Nihal Ağca eşlik etti.
Birlik Haber Ajansı (BHA) Genel Yayın Yönetmeni Orhan Kemal Erkılıç’ın da aralarında bulunduğu medya temsilcilerinin sorularını yanıtlayan A Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, “Türkiye bölge üzerinde toprak hesabı olmayan tek devlet” vurgusu yaptığı konuşmasında özetle şunları söyledi:
“Suriye yeni bir sürece girdi. En ağır yükü biz çektiğimiz için Suriye’nin bir yarısı da bizim memleketimizde misafirimiz olduğu için ona bağlı olarak elimizde tuttuğumuz gücün sahada bize alan açacağını düşünüyorum. Ama bu işin doğru yönetilmesi lazım. Irak’ta da benzer bir süreç yaşanmıştı. Suriye’nin toprak bütünlüğü vurgusunu hükümet doğru yapıyor. Suriye’de bütün paydaşların katılabileceği bir yönetim vurgusu doğru vurgudur. Türkmen varlığımız orada korunmalıdır, doğru vurgudur. PKK’lıların orada devlet kurmasına en büyük engel olacak güç bizdedir.
Sığınmacıların Türkiye’de kalması PKK’nın devlet güvencesidir. Herkes kendi yerine, yurduna, evine sahip çıkabilirse, PYD’nin elinde tutmaya çalıştığı demografik, fiziki, coğrafi avantaj kaybolacaktır. Bizim tapu teklifimizde yatan budur. Burada misafir ettiklerinizin orada nereden geldiğini kayıt altına alabilirseniz, masada eliniz kuvvetli olacaktır.
‘Orta Doğu’da masada değilseniz menüdesiniz’ denir. Eğer menüde olmak istemiyorsak masaya kuvvetli oturmak zorundayız. Masaya kuvvetli oturmak için de elimizde yeteri kadar argüman var. 900 kilometrelik sınırımıza rağmen Türkiye’ye burada ne işin var denilmez. Ama işlerin, planların, saha gücünün doğru yapılması lazım. Büyük Kürdistan hayali kuranlar, büyük İsrail projesinin aparatlarıdır. Bunun son ayağı Türkiye, üçüncü ayağı İran. Sahada olmalıyız masada olmalıyız.
Dün baktım Devlet Bey nezaketle bayağı alkışladı. Uzun alkışladı hem de sadece vazife savuşturur alkışı değildi. Alkışlıyorum alkışladığım görülsün… Öcalan’la muhataplık üzerinden bu meseleyi çözmeyi çalışmaya mecbur eden şeyi izah etmek zorundasınız. Öcalan yakalandığında ‘Benim anam Türk, Türk devletinin emrindeyim’ dedi. O zaman bunu akıl edememenizin, bunu teklif edememenizin 25 yıllık bedeline bir şey demek zorundasınız. O zaman deseydiniz. Milliyetçiliğin en büyük damarını temsil eden bir parti en çok karşı olduğunu söylediği terörün kaynağından medet umacak gibi bir siyasal daveti ne gerekçeyle yaptığını bize anlatsın. Kendilerini tenkit edenler partilere giremiyor ama milletin evlatlarını vuranlara Meclis teklif ediliyor. Murat ettiği şey neyse sebebini söylesinler.
Bir kere muhatap aldınız devletin çözüm süreci diye oturtulduğu masada çözüldüğümüz ve vurulduğumuz bir acı bedel ödedik. Sonra bir daha muhatap aldınız İstanbul seçimlerini kaybettiniz. Şimdi bir daha muhatap alıyorsunuz. Devlet iradesi ve millet beraberliğini kaybedersiniz. 3’üncü muhataplık tehlikelidir. Böyle bir şeye meşru bakmıyoruz, razı olmayacağız. Cesareti olan varsa 40 yıldır şehit olmuş evlatlarımızdan kalan anaları, babaları, eşleri ve çocuklarını Meclis’e getirsinler. Onların gözlerine bakarak Öcalan’ı Meclis’e çağırabiliyorlarsa çağırsınlar.
Bölgede Suriye, Suriyeliler çok büyük acılar yaşadılar. Bu yaşanan büyük acının bir ağır ağır yükünü de Türkiye çekti. Türkiye, bölge üzerinde toprak hesabı olmayan tek devlet. Sınırlarımızda bir PKK devleti, bir güvensizlik alanı oluşsun istemiyoruz.”
BHA Genel Yayın Yönetmeni Orhan Kemal Erkılıç, A Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu’na yeni çıkan “Rüzgârlı’dan Plazaya Gazetecilik” isimli kitabını hediye etti.