CHP Genel Başkanı Özel, CHP TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, yerel seçimlerden sonraki ilk grup toplantısını yaptıklarını ve tarihi bir toplantıyı gerçekleştirdiklerini söyledi.
Konuşmasının başında CHP örgütüne teşekkür eden Özel, “Baba ocağının bacasını tüttürenlere selam olsun.” dedi.
Konuşmasında Afyonkarahisar Belediye Başkanı seçilen Burcu Köksal, Adıyaman Belediye Başkanı seçilen Abdurrahman Tutdere, Kastamonu Belediye Başkanı seçilen Hasan Baltacı ve Kırıkkale Belediye Başkanı seçilen Ahmet Önal’ı da selamlayan Özel, “Her birisi, her iki kişiden birisinin oyunu alarak kendilerine verdiğimiz görevi hakkıyla yerine getirerek, bu gruptan ayrıldılar ama o illerin belediye başkanı oldular.” ifadesini kullandı.
Özgür Özel, Malatya Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan ancak seçilemeyen Malatya Milletvekili Veli Ağababa başta olmak üzere tüm milletvekillerine de teşekkür etti.
Geçen seçimlerde AK Parti’den 5 büyükşehrin alındığını kaydeden Özel, “Başta Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş, Vahap Seçer’in ve Zeydan Karalar’ın yaptıkları görevlerle Türkiye’ye örnek işler yapıp, Antalya’da Muhittin Böcek’in tarihinde ilk kez büyükşehri iki kez üst üste alacak performansı, hepimizin taktir etmesi gereken ve elimizi en çok kuvvetlendiren argümanlar oldu.” diye konuştu.
Özgür Özel, yerel seçimlerde CHP’ye oy veren hiç kimseyi pişman etmeyeceklerini vurguladı.
– “Bir ülkede 33 bin civciv ölse Dünya Sağlık Örgütü harekete geçer”
Orta Doğu coğrafyasının 7 Ekim’den bu yana zor günler yaşadığını belirten Özel, hafta sonu İsrail ile İran arasında tırmanan gerilimi endişe ile takip ettiklerini söyledi. Orta Doğu’da gerginliği artıracak açıklamalardan, eylemlerden uzak durulması çağrısında bulunan Özel, “Kurucumuzdan miras ‘Yurtta barış, dünyada barış’ vasiyetini sahiplenmenin gerektiği bir dönemdeyiz. Etrafımız ateş çemberine dönüşmüşken, ülkemiz, tansiyonu düşürecek her çabanın öncüsü olmalıdır.” dedi.
Gazze’de ateşkes sağlanmadan bölgede tırmanan gerilimin durmasının mümkün görülmediğini söyleyen Özel, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinde bir konuşma yapacağını bildirdi. Özel, şöyle konuştu:
“Konuşmamızın özünde Filistin, Filistin’de yaşananlar, İsrail’in mezalimi olacak. Dün Filistin’de olacaktım. Bütün hazırlıklarımız tamamdı ancak hafta sonu yaşanan saldırılardan sonra tüm hava sahalarının uçuşa kapatılması, kaçınılmaz olarak ziyaretimizi ertelememize sebebiyet verdi. Bir ülkede 33 bin civciv ölse Dünya Sağlık Örgütü harekete geçer. Birleşmiş Milletler heyet kurar, konuyla ilgili rapor ister. 33 bin çocuk ölüyor kimse kılını kıpırdatmıyorsa orada bize düşen 3. Genel Başkanımız Karaoğlan Bülent Ecevit’in rahmetli Yaser Arafat ile kurduğu ilişki ve Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının davası olan Filistin davasına sahip çıkmaktır.”
Daha önce Almanya Sosyal Demokrat Partisi kongresinde ve Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı’nda Filistin konusuna değindiğini hatırlatan Özgür Özel, şöyle konuştu:
“Etkili dış temaslar, doğru bir dış politika, Türkiye’nin dış politikasında doğru hattın tutturulması, bizim ve müttefiklerimizin haklarının korunması noktasında, CHP ülke içi siyasette şimdilik muhalefet partisidir ancak yurt dışında Türkiye’nin partisidir. Bunu herkes böyle bilsin. Barış, huzur ve istikrarın sağlanmasının tek geçerli yolunun, 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin devletinin kurulması ve tanınmasına yönelik olarak inancımızı bir kez daha ifade etmek istiyorum.”
– “Belediyelerimiz, ilçe başkanımız talimatlandırıldı”
Antalya’nın Konyaaltı ilçesinde yaşanan teleferik kazasını hatırlatan Özgür Özel, ilk andan itibaren olayı takip ettiğini vurguladı. Hayatını kaybeden vatandaşın eşinin hastanede olduğunu ve kendisi ile telefonda görüştüğünü bildiren Özel, hayatını kaybeden vatandaşa Allah’tan rahmet diledi. Özel, “Memleketlerine döndüklerinde, oradaki belediyelerimiz, ilçe başkanımız talimatlandırıldı. Çocuklar evladımızdır, aile evladımızdır.” ifadesini kullandı.
Bu tür olaylarda yıllardır kimin sorumluluğu, ihmali varsa sonuna kadar soruşturulmasını, cezasını çekmesini savunduklarını bildiren Özel, şöyle konuştu:
“Kusuru olan kim varsa gözünün yaşına bakılmasın. Adli soruşturmayı takip ediyor, kendi iç denetim mekanizmalarımızı da işletiyoruz. Adaletin tecelli edeceği yer şüphesiz hukuktur ancak bugün Antalya’da büyük bir hukuksuzluk, büyük bir kanunsuzluk ve vicdansızlıkla karşı karşıyayız. Teleferik 2017 yılında AK Parti döneminde inşa edilmiş. Hattın denetimi, hükümetteki ilgili bakanlığın yetkililerinden şirkete verilen onayla, bakanlık tarafından kabul edilen uluslararası sertifikaların varlığında yaptırılmış ve yaptırılmaya devam ediyorken, geçtiğimiz hafta rekor bir oyla Kepez Belediye Başkanı seçilen Mesut Kocagöz, belediye şirketindeki görevinden 2023 yılında ayrılmışken, o ayrıldıktan sonra teleferik 3 kez daha denetlenmiş ve ‘sağlam’ raporu verilmişken bugün hiçbir kusuru günahı olmadığı halde, gözaltına alındığı yetmezmiş gibi… Elbette araştırılsın. Gerekiyorsa yargılamanın sonunda her şey ortaya çıksın. Ama tutukluluk gibi bir tedbire başvurulması… Allahtan korksunlar. Soma’da 301 madenci öldü bir kamu görevlisi yargılanmadı. Soma’dan İliç’e ne facialar yaşandı hiçbirinde bir kamu görevlisi yargılanmadı. Tren kazası olur, hatları işleten açığa alınıp yargılanma izni verilmez. 22 yıllık iktidarlarında bir kişiyi yargılama izni vermemişken yaşanan olayın günah keçisini suçsuz başkanım Mesut Kocagöz’e yıkanlara yazıklar olsun, buna izin vermeyeceğim.”
– “Bu konuda üzerimize ne düşüyorsa sonuna kadar yapacağız”
Ramazan Bayramı’nda üzerlerine düşen tüm bayram görüşmelerini gerçekleştirdiklerini ifade eden Özel, bu süreçte Çetin Doğan’ın eşiyle de görüştüğünü aktardı.
“Çetin Doğan, hükümetin kini ve inadıyla cezaevinde tuttuğu bir orgeneral.” diyen Özgür Özel, Doğan’ın yaşının 84 olduğunu, hayatının son 7 yılını cezaevinde geçtiğini vurguladı.
Son 45 gün içerisinde ceza infaz kurumunda tutulamayacak hale geldiği için hastaneye gittiğini ve şimdi tekrar cezaevinde gönderilmek istendiğini söyleyen Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile telefon görüşmesinde, kendisinden ileride randevu talebinin olacağını söylediğini belirtti.
Özgür Özel, “28 Şubat’ta yaşananlar başka bir süreçtir. 28 Şubat’ın kiniyle yapılan bu vicdansızlığın kabul edilebilir bir tarafı yoktur. Çetin Doğan ve arkadaşlarının ve belli bir yaşta ve hasta olan tüm hükümlü ve tutukluların sağlıkları geri gelecekse, o güne kadar tahliye edilmeleri gerekmektedir. Bu konuda üzerimize ne düşüyorsa sonuna kadar yapacağız.” diye konuştu.
Özel, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimlerinden partisinin birinci olarak çıktığını belirterek, “Millet bizi birinci parti yaptı. Hükümete de oylarıyla bir mesaj yolladı.” dedi.
Hatay’ın iradesine sahip çıkmak için Yüksek Seçim Kurulu’na tam kanunsuzluk iddiasıyla itiraz başvurusunu bizzat kendisinin yaptığını ifade eden Özel, “Eğer geçen 31 Mart seçimi AK Parti’nin başvurusuyla yenilendiyse bizim bu dosyamıza göre Hatay seçiminin en az 8 kez yenilenmesi gerekmektedir.” değerlendirmesini yaptı.
Özel, Hatay’da 108 seçmenin haklarındaki kısıtlılık kararına rağmen oy kullandığını, 3 bin 389 ölü seçmenin yerine oy kullandığını tespit ettiklerini öne sürerek, “Halkın iradesi sakatlanmıştır. Bu işin peşini bırakmamaya devam edeceğimizin altını bir kez daha kalın çizgilerle çiziyorum. Hatay, bizim kişisel meselemizdir, milli meselemizdir.” diye konuştu.
Türkiye ekonomisinin de her geçen gün kötüye gittiğini belirten Özel, ekonomik sorunlara ilişkin çözüm önerilerini, reçeteleri de düzenli olarak kamuoyuyla paylaşacaklarını söyledi.
Merkez Bankası’nın 2023 bilançosuna göre bankanın 2023’te 818 milyar lira zarar ettiğini hatırlatan Özgür Özel, şunları kaydetti:
“Merkez Bankası bundan önceki 10 yılda tam 320 milyar lira kar etmiş. Bir yıllık zarar, 10 yıllık karın 2,5 katıdır. Bu hesapla Merkez Bankasının, 25 yıllık karını bir senede, bir avuç zengine verdiler. Türkiye’deki 16 milyon emekliye bir asgari ücret maaş vermenin iki yıllık maliyetini, bir avuç zengine verenlere yazıklar olsun.”
CHP Genel Başkanı Özel, son yerel seçimlerden CHP’nin yüzde 38 oy oranı ile birinci parti çıktığını ve çok önemli bir başarı elde ettiğini belirterek, “Nüfusun yüzde 65’ine, ekonominin yüzde 80’ine hizmet etmek gibi bir yükümlülüğümüz var.” dedi.
Merkez Yönetim Kurulu, TBMM Grubu ve Parti Meclisi toplantılarının ardından CHP’li tüm belediye başkanları ve il başkanlarıyla bir araya geleceğini anlatan Özel, “Bize oy veren hiç kimseyi nasıl pişman etmeyeceğimizi, Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk seçimlerinde birinci çıkan partimizi Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk genel seçimlerinde nasıl iktidar yapacağımızı konuşmaya, çalışmaya başlıyoruz.” ifadelerini kullandı.
– “Baba ocağının tapusu bir kişi de kayıtlıdır o da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür”
Genel başkandan en yeni üyeye kadar herkesin seçim sonuçlarının sorumluluğunu omuzlarında hissetmesi gerektiğini dile getiren Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“CHP bir çağrıda bulundu; siyasi partilerle ittifak yapamadık ancak ittifakı milletin vicdanında sandıkta yapmaya çağırdık. Renklerini ay yıldızlı al bayrağımızdan, adını ülkemizden alan Türkiye İttifakı ile kimseyi ayırmadan kimseyi ötekileştirmeden bir büyük mutabakatı, bir büyük ittifakı sağladık. CHP, bir kez daha hatırlatmak isterim ki hiçbirimizin tapulu malı değildir, bu parti baba ocağıdır. Kimse baba ocağı sözünü ataerkil bir söylem olarak düşünmesin. Bu parti, herkesin içine doğduğu, herkesin içinde büyüdüğü, günü gelenin ayrılıp kiminin büyüğüne kiminin küçüğüne razı olduğu ama ‘başım sıkışırsa baba evi orada’ dediği, ‘çayı demlidir’, ‘çorbası kaynar, bacası tüter’ dediği, ‘başım sıkışırsa dönebilirim’ dediği bir yerdir. Baba evinin tapusu ne bendedir ne benden önceki genel başkanlarımızdadır. Baba ocağının tapusu bir kişi de kayıtlıdır o da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür.”
“Babaevi” çağrısına liberal demokratlardan, solun tüm renklerinden ve milliyetçi, muhafazakar ve Kürt demokratlardan destek geldiğini ifade eden Özel, hiçbirini bir diğerinden ayırmayacaklarını, kimseyi pişman etmeyeceklerini söyledi.
Özgür Özel, birinci parti olmanın sorumluluğuyla hareket ederek, hakkı yenen, hor görülen kim varsa yanlarında yer alacaklarını, emeklinin, esnafın ve çiftçinin partisi olacaklarını, milletin sorunlarıyla meşgul olacaklarını vurgulayarak sözlerini şöyle tamamladı:
“Eğer bize oy veren birisi bir sebepten derse ki ‘keşke vermeseydim’, derse ki ‘elim kırılsaydı’ bilin ki vebali hepimizin boynunadır. Biz, belediyeleri, birileri gibi çocuklarımızı, evlatlarımızı işe sokmak için değil, birileri gibi geldiği günleri unutup saraylarda oturup millete dayattığı adayları millet açlıktan kıvranırken ıstakoz yiyenler gibi ihaleleri yandaşlara dağıtmak için değil, belediyeleri partizanlık yapmak için değil, tüm bunları bir kenara itip temiz, dürüst yöneterek, Türkiye’yi de nasıl yöneteceğimizi göstermek ve Cumhuriyet’in 2’nci yüzyılının ilk genel seçiminde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini iktidar yapmak üzere aldık. Buna zarar verebilecek kim varsa kesinlikle ve kesinlikle gözünün yaşını bakmayacağız. Bu millete eşit ve adil hizmet sunacak, inançlara saygılı olacak tüm farklılıkları, renklilik, zenginlik kabul edecek ve herkesi kucaklayacağız. Biz, Türkiye’nin partisiyiz.“
