Derşah NAR / MERSİN-BHA
Deprem ülkesi olan Türkiye’de geçtiğimiz yıl yaşanan Kahramanmaraş merkezli 7,1 ve 7,2 şiddetli depremin ardından yurttaşlar yine aynı acıları yaşamasın, daha hızlı harekete geçilsin diye çalışmalar yapan Mersin Büyükşehir Belediyesi, ‘Deprem Tatbikatı’ gerçekleştirdi. Kadrosu her geçen gün genişletilerek genç ve dinamik bir hale gelen Büyükşehir’in; olası bir deprem felaketi anında 51 ekibi, 276 personeli, 118 aracı hazır durumda.
Yüzlerce personelini olası bir felaket durumunda yurttaşın yararı için hazır hale getiren Büyükşehir; İtfaiye Dairesi Başkanlığı, Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı, Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı, Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı, Mezarlık Dairesi Başkanlığı, Fen İşleri Dairesi Başkanlığı, Makine İkmal Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı, Ulaşım Dairesi Başkanlığı, Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı, Yol Yapım, Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı, Zabıta Dairesi Başkanlığı ile Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü’nü (MESKİ) seferber edecek.
Çok sayıda ekibin, personelin ve aracın yanı sıra, olay yerine giden ekiplerin olaylara müdahale ederken hem hızlı olmaları hem de gerektiğinde dinlenmeleri için yapılan ‘Mobil Yaşam Otobüsü’nü de tatbikatta kullanan Büyükşehir; deprem felaketinde yaşanılacak her şeyi detaylıca düşünerek, başarılı bir tatbikat düzenledi.
Mersin Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Olcay Tok, 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan büyük afetin ardından 11 ilin etkilendiğini ve Mersin’in de afet bölgesi ilan edilmemesine rağmen depremden etkilendiğini aktardı. Depremin ardından bölgeye kısa süre içerisinde ekipler yönlendirdiklerini hatırlatan Tok; Hatay, Kahramanmaraş ve Adıyaman illerine Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin itfaiye ekiplerinin intikal ettiğini anlattı. Yaşanan depremin ardından Mersin Büyükşehir’de kurulan Afet İşleri Dairesi Başkanlığı hakkında da bilgi veren Tok, “Depremin ardından, itfaiye ekiplerimizin deprem anındaki bir olaya müdahale imkanları artırıldı. Ekiplerimiz, yakın bir zamanda madencilerden de eğitim alacaklar ve bir enkaza girdiği zaman ne yapması gerektiğini, hangi kolonu kesmesi gerektiğini, nasıl bir tahkimat yapması gerektiğini öğrenecekler” dedi. Yaşanan büyük depremden sonra Makine İkmal Bakım ve Onarım Dairesi Başkanlığı tarafından ‘Mobil Yaşam Otobüsleri’ yapıldığını kaydeden Tok, “Çünkü ekiplerin orada kaldıkları yerler kötüydü. İhtiyaçlarını giderecek ve yemek yapacak imkânları yoktu” diye belirtti.
Tatbikat hakkında da bilgi veren Tok; Malatya, Elazığ ve Adıyaman olmak üzere 3 şehre, sanki orada bir deprem olmuş gibi 1 saat içerisinde yola çıkacak şekilde ekipleri hazırladıklarından söz ederek, “1 saat içerisinde ekiplerimizin hepsini ATA Eğitim Merkezimizde toplayıp, intikallerini ve hareketlerini buradan sağlamış olduk. İtfaiye, Yol Yapım Bakım ve Onarım, Fen İşleri ile Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı’ndan vatandaşlarımıza yardımcı olacak olan ekiplerimiz hazırdı. Yaklaşık 100 personel, 3 şehre gidecek durumdaydı ve tatbikat başarılı gerçekleşti. Bizim bu tatbikatı yaparken asıl amacımız; potansiyelimizi görmek ve onun akabinde de eksiklerimiz varsa bu eksikleri tamamlamaktı” ifadelerini kullandı.
Olası bir afet durumunda bölgeye intikal edecek araçların içerisinde maksat çadırının da olacağını kaydeden Tok, “Genel maksat çadırımızda, personele yetecek kadar uyku tulumlarıyla beraber bir çadırımız olacak. Çünkü oraya giden arkadaşlarımızın, aynı zamanda kendi rahatlarını da sağlamamız gerekiyor” dedi. Büyükşehir’in Mobil Yaşam Otobüsleri hakkında da detaylı bilgi veren Tok, “Otobüslerin içerisinde yer alan yataklar, konforlu ve ranza şeklinde. Onun dışında tuvalet, banyo, duş imkânları, buzdolabı ve kliması olmak üzere her şeyi var. Ekiplerimizin rahatını sağlarken, olaylara da verimli bir şekilde müdahale imkanlarını sağlamış olacağız” şeklinde konuştu.
Tok, depremin bir ülke gerçeği olduğunu söyleyerek, “Olumsuzluk durumunda biz yine hazırdık. Ama şunu unutmamak lazım; deprem, sel, orman yangını gibi afetler, maalesef ülkemizin bir gerçeği” ifadelerine yer verdi.
