Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi TİMBİR Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Selman Tunay Kamer, Açıksöz Gazetesi’ndeki konuşmasında geleneksel medyanın dijital çağdaki yerine değinerek şu açıklamalarda bulundu; “Dijitalleşme çağında yaşıyoruz. Dolayısıyla, artık haberin daha hızlı yayıldığı, haberin daha çok üretildiği bir dönemdeyiz. Özellikle sosyal medya araçları bunun için daha yoğun kullanılıyor. Geleneksel medyadaki editoryal süreçlere baktığımızda, sosyal medya haberciliği dediğimiz süreçte maalesef çok yoğun kullanılmıyor. Çünkü bireyler içerik geliştiriyoruz düşüncesiyle bir takım haberlerin yayılmasını gerçekleştiriyor. Bu da geleneksel medyayı ister istemez etkiliyor. Bazen ilgi çeksin diye sansasyonel başlık tercih edilebiliyor. Ama içeriğe baktığımızda o haberin başlıkla ilgili olmadığı gözlemlenebiliyor. Sosyal medya etkileşimi artsın diye gerçek dışı birtakım haberlerin yayıldığını gözlemliyoruz. Bu ister istemez geleneksel medyanın varlığını bir nebze de olsa etkiliyor. Ancak geleneksel medyanın gücü hala yerini koruyor. Günden güne kaybettiğini de söyleyebiliriz. Dijital medya dediğimiz sektörle internet sitesi veya web TV’lerle geleneksel medyanın dönüştüğünü gözlemleyebiliyoruz. Bilginin üretilmesiyle ilgili editoryal süreçler özellikle dijital medyada kontrol mekanizması olmadığı için dezenformasyon içerikleri günden güne arttığını net bir şekilde söyleyebilirim. ”
“Geleneksel medyada, yani bir gazetede haber yapıldığında o gün gerçekleşen olayı ertesi gün okuyabiliyoruz. Günümüzde dijitalleşmeyle birlikte anlık verilerin çıkmasından dolayı maalesef basılı medyanın günden güne kan kaybettiğini gözlemleyebiliyoruz. Dolayısıyla ister istemez gücü, okunurluk oranları düşebiliyor. Habercilik, birey haberciliği durumuna dönüştüğü için güven duygusu ister istemez azalabiliyor. Çünkü bir medya grubu diyorsunuz güveniyorsunuz, gerçekçi güvenilir haberler yapılabileceğini düşünüyorsunuz. Ya da ülkenin çıkarları için uygun haberler gerçekleştirileceğini düşünüyorsunuz ama birey haberciliğine döndüğünüzde bunların kontrol mekanizması olmadığından dolayı güven de ister istemez zedelenmiş oluyor. Geleneksel medya güç kaybettikçe sosyal medya üzerinden yapılan habercilikle birlikte gerçek bilgiler azaldıkça sosyal medyaya olan güven de günden güne düşmeye başlıyor. Bunun için doğru dijital medya araçlarını yoğun bir şekilde kullanılması ya da bununla ilgili bilinçlenme faaliyetlerinin daha aktif bir şekilde yapılması gerektiğini düşünüyorum.”
TİMBİR, dezenformasyon karşısındaki yerine de değinen Kamer; “TİMBİR bununla ilgili özellikle halkı bilinçlendirme, yerel medyayla buluşmalar gerçekleştirerek dezenformasyona fırsat vermemek amacıyla yerel medyanın nasıl haber yapacağı noktasında birtakım bilgilendirme toplantıları gerçekleştiriyor. Sivil Toplum medya buluşmaları kapsamında birçok ilde bununla ilgili birçok faaliyetler yürütülüyor. Zaten TİMBİR’in her ilde temsilciliğinin olmasından dolayı bilgilendirme ya da bilgi paylaşımı net bir şekilde gerçekleştiriliyor. Dolayısıyla bu zaman içerisinde dezenformasyonla mücadele ya da bilgiye erişim noktasında ülke için güzel ve anlamlı faaliyetler yürütülmesi noktasında birbirlerini destekleyen bir mekanizmaya dönüşmeye başladı. Bu anlamda Türkiye İnternet Medya Birliği’ne baktığınızda çok yararlı faaliyetler yürüttüğünü düşünüyoruz.”