Yaren YALNIZ / SAMSUN-BHA
Samsun Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mehmet Yazıcı ve yönetim kurulu üyeleri ile yapılan görüşme samimi bir ortamda geçti. Görüşmeye DSP Genel Başkan Yardımcıları Uğur Erden, Hikmet Aydemir, Ejder Onursal, Hidayet Bektaş, Örgüt Kurulu Üyesi Gültekin Karagüzel, Ankara İl Başkanı Mustafa Keçeci ve Samsun İl Başkanı Murat Falcıoğlu da eşlik etti.
Samsun Gazeteciler Cemiyeti’nde yoğun bir ilgiyle karşılanan DSP Genel Başkanı Aksakal ve arkadaşlarına Samsun Gazeteciler Cemiyeti Engelli Platformu tarafından üretilen çantalar hediye edildi. Genel Başkan Aksakal, gazetecilerin ve katılımcıların sorularını samimi bir dille yanıtladı. TUSAŞ’a yapılan terör saldırısını değerlendiren ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 25 yıldır İmralı’da hapis yatan terörist başı Öcalan için sarf ettiği sözleri yorumlayan Genel Başkan Aksakal, özetle şunları söyledi:
“Terör örgütü denilen yapılar vekalet savaşçısıdır. Devlet olarak savaşmıyorlar. İsrail İngiltere’nin ve Amerika’nın dövüşen eli olarak şu anda saldırıyor. PKK, PYD ve FETÖ gibi yapılar da bize karşı kullandıkları vekalet güçleridir. Bu unsurlardan bir medet umabilir miyiz? Böyle bir şey olur mu? 25 senedir bu adam içeride ve ömür boyu hapse mahkum edilmiş. Orada ölecek. Bu ülkede idam cezası varken onlarca insan asıldı. Deniz Gezmiş neden idam edildi o halde. Bu adam meclise gelip konuşacak ise bunu solcular sorgulamıyor mu?”
“Ne diyor Özgür Özel, “El yükselttik” diyor. Kumar masasındayız sanki. Sen kimin devletini kime teklif ediyorsun, kimin malını kime veriyorsun? Kaldı ki o devletin asli unsuru Kürtler değil mi? Bu devleti hep beraber kurmadık mı? Bugün ilk adımın atıldığı kentteyiz, Samsun’dayız. Biz Kürtlerle kavgalı değiliz. Süryani’yle, Çerkez ile Boşnak ile kavgalı değiliz. Herkes kardeş kardeş yaşıyor. Bir birbirimize küs değiliz ki barışalım. Biz terör örgütlerine küsüz. Onlarla da barışmak olmaz.”
“Bunlar arka arkaya bilinçli planlanarak koordineli şekilde yapılan hadiseler değil. Küresel sistem birine bir şey yaptırırken diğerine başka bir şey yaptırabiliyor. Bunun zamanlaması itibariyle sürecin olağan akışı olarak görüyorum. Ne zaman böylem bir adım atıldıysa arkasından böyle bir saldırı yapılıyor. İki tane terörist TUSAS’ı teslim alacak değildi. Amaç gözdağı vermekti.”