Tulpar Janibyek, Kazakistan Kültürünü ele aldığı yazısında;
“Göz kamaştıran Tanrı dağları, sonsuzluğu anımsatan bozkırlar, özgürlüğü yansıtan mas mavi gökyüzü kartalını eline kondurmuş atın üzerinde gururla gelen kır balası. Türkistan dünyasının yıldızı Kazakistan. Yer ölçümü olarak ekonomi olarak da Türk dünyasının göz bebeği devletlerinden biri olan Kazakistan günümüzde stratejik olarak da politik olarak da dünya ülkelerinin arasında kendi önemini korumaktadır. 1991 yılında bağımsızlığını kazandıktan bu yana 33 yıl kadar az süre içerisinde Kazakistan gelişme yolunda zorluklarla birlikte tarihe imza atacak başarlara da tanıklık etmiştir. Politik ve ekonomik olarak diplomasi de en barışçıl yaklaşımıyla yabancı ülkelere örnek olmuştur. Ve diplomatik ilişkiler de uzman ülke olduğunu da Kasım Comart Tokayiev Cumhurbaşkanının bilgisi daha da Kazakistan’ın uluslararası ilişkilerini pekiştirmiş olduğunu göstermektedir. Bağımsızlıktan bu yana Kazakistan, devletler arası ilişkilerde ekonomi, ticaret ve politik alan da ciddi çalışmalarda bulundu. Günümüzde de bu çalışmaların Kazakistan’ı ne kadar etkili konuma getirdiğini görüyoruz.
Peki, Kültürel bakımdan Kazakistan ne kadar tanıdık?!. Kültürel ilişkiler dediği an aklınıza; geleneksel müzik folkloru veya geleneksel giyim gelebilir ama ben daha çok dikkatlerinizi film sektörüne çekmek istiyorum. Neden mi? Görsel sanat insanın hafızasından geç silinecek hatta ömürü boyunca hatırlanacak inanılmaz etkiye sahiptir.
Bu yüzden de film sektöründe tek Kazakistan’ı değil tüm Türk dünyasının tarihini canlandıran Kazak filmleri ilgi odağında yer almaktadır. Bu filmlerden birisi de Akan Satayev tarafından yönetilen Massagetilerin kraliçesi ve dünyanın ilk Türk kadın hükümdarı Tomris hatunu konu almaktadır. 2019 yapımı bu film Türkiye dahil olmak üzere Avrupa ve İspanya, Singapur gibi Asya Pasifik ülkelerinde de gösterildi. Yönetmen Akan Satayev’in dediği gibi bu uluslararası film gösterimimizin sadece başlangıcıdır.
Türkiye’ de Tomris filmi izleyicilerin adeta en sevdiği filmi haline geldi. İzleyicileri büyüleyen Tomris filmi sosyal medya da gündem oldu. İzleyicilerin sosyal medya da kendi Türk tarihleri ile gurur duyduğunu ve en güçlü millet olduğunu ifade ettiği yorumların binlercesini görebilirsiniz. Aslında film sadece Kazak halkı için değil tüm Türk halkının tarihi ne kadar derin ve gizemli olduğunu göstermiştir. Aslında tek bir Kazak toplum değil Türk toplumu olarak bilinmesi gereken en önemli mesajı bu filmde yaşatmayı başarmıştır.
2000. yıllardan sonra genç kazak yönetmenleri daha çok tarihi ve kazak toplumun geçmişte yaşadığı trajedik konuları ele alan yapıtları yapmaya başlamıştır. Bu filmleri özellikle yurtdışına göstermeyi amaçlamıştır. Film sektörünün yeni nesil yönetmenleri köküne ve kültürüne daha bağlı olduğunu filmlerinden anlayabilmekteyiz. Küçüklüğümüzde izlediğimiz Amerikan filmlerindeki kahramanlar aslında bize ayıt olduğunu Tomris gi bi filmlerden öğrenmemiz bize mutluluk veriyor.
Böyle yönetmenlerin daha da çoğalmasını ele alan proje çalışmalarda çok yapılmakta; örneğin yıllardır yapılan Türk dünyası belgesel film festivalı. Bu Festival gençlere yönelik onun içerisinde üniversite öğrencilerine hitap etmesi, gençlerimize büyük fırsat sunmakla beraber kendi tarihi ve kültürünü tanıtmasına motivasyonu kaynağı olmaktadır. Bu sene 9. Türk dünyası belgesel film festivali bu yıl konusu “Türk kültürü ve Türk’ün dünyaya bakış açısı”. Bu konu altında amaç aslında Türk kültürünü gelecek nesillere aktarmak ve bu mirası yaşatmak olduğunu bu festivalı düzenleyen heyet belirtmektedir. Bu aktivitelerin aslında etkili olduğunu görebilmekteyiz, 2024 yılının Bahar ayında, Al-Farabi Kazak Milli üniversitesinin gazetecilik fakültesi olarak ilk Farabi film festivalini düzenledi. Aslında, Kazakistan medya alanında veya film dalında az vakitte yurtdışına tanılmaya başlasa da, Türk devletler arasında ve tüm dünyada da kendi konumunu güçlü olarak atmaktadır.” ifadelerini kullandı.