11.06.2017 tarihinde GADER derneğinin Kahta’da verdiği iftar yemeğinde çıkan olaylarla ilgili iddialara GADER Başkanı OKAY cevap verdi.
Okay, Kimse GADER’i Hedef Göstererek Kendini Aklayamaz
GADER Başkanı Okay’dan Kahta Belediye Başkanı Toprak’a Yanıt
Gaziosmanpaşa, Sultangazi, Arnavutköy Adıyamanlılar Dernek (GADER) Başkanı Ramazan Okay, Kahta Belediye Başkanı Abdurrahman Toprak’ın ithamlarına yanıt verdi. Basın açıklamasında hırsızın hiç mi suçu yok diyen Okay, biz sadece hemşehrilerimizle birlikte olmak istedik, o sofrada kavgayı çıkaranlar suçlarını bastırmak için kavgadan bizi sorumlu tutmaya çalışıyorlar.
GADER Yönetimi Kurulu dernek merkezinde toplanarak sosyal medya ve basında çıkan haberlerle ilgili istişarede bulundu. Kahta’da düzenlene iftar programında çıkan olayların değerlendirildiği toplantı sonrasında ortak bir basın açıklaması yapan GADER yönetimi, Abdurrahman Toprak’ın medya aracılığıyla sorduğu soruları cevaplandırdı ve noktayı koydu.
Yönetim Kurulu adına açıklamada bulunan GADER Başkanı Ramazan OKAY, yaşanan olaylardan duyduğu üzüntüyü dile getirerek kavgayı çıkaranların suçlarını bastırmak için derneğimizi hedef göstermelerine asla müsaade etmeyiz dedi. Okay, “Biz sivil toplum örgütü olarak görev ve sorumluluklarımızın farkındayız. Bu yıl yönetim kurulumuzun kararı ile 10. Geleneksel iftar programımızı Kahta’da düzenleme kararı almıştık. 15 Haziran Perşembe günü olarak belirlediğimiz programımızı, protokolün sıkıntıya girmeden katılabilmesi için 11 Haziran Pazar gününe aldık.
Davetiyelerimizi vermek için Ankara’ya gittiğimizde Sayın Ahmet Aydın, aynı gün Kahta Belediyesinin de iftarının olduğunu beraber yapmamız tavsiyesinde bulundu. Biz bu iftarın derneğimiz tarafından verilmesi gerektiğini söyleyerek, hemen orada belediye başkanını aradım telefona başkan yardımcısı Halil Geyik çıktı çakışan iftar programımız nedeniyle, belediyenin verdiği iftar yemeğinin daha sonraya ertelenmesi ricasında bulunduk ve bu ricamızı kabul ettiler.
Fakat daha sonra nedense bazı işgüzarlar gerek basında, gerekse, sms mesajlarında GADER Kahta Belediyesi ortak iftarı şeklinde lanse etmeye çalıştılarsa da yönetimdeki arkadaşlarımızın uyarılarıyla bu haber ve mesajlar düzeltildi. Zaten ortak iftar vermiş olsaydık davetiyelerimizde ve asılan afişlerde bunu açıkça belirtirdik. Ben Sayın Toprak adına yapılmış olarak lanse edilen basın açıklamasının da bu işgüzarların işi olduğunu düşünüyorum.
Şimdi basında yer alan iddialara gelelim. Evet, ben bazı arkadaşlarımın ricası üzerine AS Yapı İnşaat sahipleri ile Belediye Başkanımız arasındaki kırgınlığı gidermek ve barış sağlanması için girişimde bulundum. Başkanımızda olumlu cevap vermesine rağmen, AS inşaatın kesilen cezaları ödeyemediği için bu anlaşma sağlanamadı. Burada ben sadece kırgınları barıştırmak ve memleketimizin adının hep güzel şeylerle anılması için bir girişimde bulundum. Bunun neresinde yanlış var ki itham edilir insan.
Biz hiçbir zaman başkana birlikte iftar verelim teklifi götürmedik. Evet, başkanla istişare yaptık ama teklif götürmedik. Çünkü biz 9 yıldır iftarlarımızı dernek olarak veriyoruz. Bu nedenle de yapılan anonslar ve asılan afişlerde bütün Kahta halkını davet ettik. Biz iftarımızı ortak yapma kararı alsaydık Sultangazi’de belediye ile ortak yapardık. Ama amacımız hemşehrilerimizle birlikte olmak ve bu tür programların yapılmasına vesile olmaktı.
Hatta bir çok yerde ortaklaşa iftar veriliyor haberlerine tepki gösterdik. Biz GADER olarak ısrarla bizim iftarımız dememize rağmen, birileri hep belediyeyi ortak olarak lanse etti. Hatta Yönetim Kurulu Üyemiz gazeteci Emin Doğan’ın telefonda yaptığı canlı yayına bakarsanız sunucuya ortaklaşa iftar sunumundan dolayı tepkisini görürsünüz ve sunucuda bu düzeltmeyi yaptı.
Sayın başkanımızın bize katkısı anonslarla ve bizzat halkımızı davet etmesi, afişlerin asılması, hemşehrilerimizin araçlara iftar alanına taşınması gibi katkıları vardır. Biz Savcı Düğün Salonu’na 2000 kişilik iftar yemeği hazırlattık ve bedelini ödedik. Davete katılanlarda gördüler ki rakamlarda bu seviyelerde idi.
İlgili şahısları da biz davet etmedik, iftardan 1-2 gün önce beni tanımadığım bir telefon numarasıyla arayıp başkan bizi davet etmedin ama biz de programa geleceğiz dedi, bende siz bilirsiniz dedim. Zaten onun da niyeti Milletvekilimiz Ahmet Aydın’ı görmek ve sıkıntılarını dile getirmekti.
Ya bu iftar programı buraya gelen kişileri geri çevirmek olur mu. Nerede görülmüş, hangi kitapta yazmış böyle bir olayı. Bu sofranın kapısı herkese açıktır. Müslümanına da açıktır gayrimüslimine de. Davete katılan birilerine saldırma hakkını kim kime verdi. Adıyaman’ın hangi kültürün de, geleneğinde göreneğinde böyle bir durum var. Biz soframıza gelen kişiyi baş tacı eder ağırlarız, düşmanımız olsa bile. Millete saldırın sonrada bu adamları buraya kim getirdi deyin. Kahtamızın adına yakışan bir durum mudur. İftar sofrasında kavga. Biz barış şehri, huzur şehri diye anılan bir iliz. Ama bazı hadsizlerin kişisel çıkarları yada husumetleri sebebiyle memleketimiz kötü haberlerle anılır hale geldi. Ya size soruyorum, amacı sadece hemşehrileriyle bir araya gelmek olan derneğimizin bu kargaşadan ne çıkarı olur? Nasrettin Hocanın dediği gibi hırsızın hiç mi günahı yok ya. Kendi suçlarını bastırmak için yazılanlar söylenenler revamı? Ya diyelim ki iftarı beraber verseydik, birilerine saldırma hakkını mı vermiş olacaktık. Hadi halkınızdan utanmadınız, protokolden de mi utanmadınız.
Başkanımızın kapıda misafirlerimizi karşılama olayına gelirsek, başkan geldiğinde biz onu protokole davet etik. Sayın Toprak’ta milletvekillerimiz ve valimizin geleceğinin haberini aldığını söyleyerek kapıda gelen misafirlerimizi karşıladılar. Hatta bu konuşmadan haberi olmayan bir arkadaşımızda, başkanımızı bir kez daha protokole davet etmiştir.
Kapıda misafirleri karşılayan başkanımıza ne deseydik? Kahta’nın temsilcisi olarak seçilen kişi Sayın Abdurrahman Toprak değil midir?
Bu olayı farklı yerlere çekmek isteyen bir kesim, öküz altında buzağı arayarak suyu bulandırma derdinde. Bu saldırıyı organize eden yada karışan kişiler bu işin sorumlusudur. Hiçbir sebep böyle bir ortamda kavga etmeyi, saldırmayı haklı gösteremez.
