İsrail ile Lübnan Hizbullahı arasındaki gerilim, Lübnan’dan İsrail’in kuzeyine atılan roketlerle zirveye ulaştı. Hayfa ve Nasıra’da saldırı alarmları çaldı, bölgede büyük panik yaşandı. İsrail, karşılık olarak Lübnan’da yüzlerce hedefi imha etti. Uluslararası toplum ise bölgesel bir savaş uyarısında bulunuyor.
İsrail ordusu ile Lübnan Hizbullahı arasındaki gerilim giderek artarken, Lübnan’dan İsrail’in kuzeyine atılan roketler nedeniyle saldırı alarmları çalmaya başladı. İsrail’in Hayfa ve Nasıra kentleri çevresinde çalan alarmlar, bölgede paniğe yol açtı. İsrail devlet televizyonu, Lübnan’dan İsrail’in derinliklerine doğru 15 roket atıldığını bildirdi. Sosyal medyada paylaşılan videolarda, İsrail’in hava savunma sistemlerinin devreye girdiği ve havada patlamalar yaşandığı görüldü.
Hizbullah, İsrail’in kuzeyindeki bölgelere 100’den fazla roket atarak büyük bir saldırı başlattı. İsrail’in kuzey bölgelerinde yangınlar çıktı ve bazı stratejik noktalar hedef alındı. Hizbullah’ın saldırılarında özellikle Hayfa kenti yakınındaki Ramat David isimli İsrail hava üssü hedef alındı. Henüz Hizbullah’tan resmi bir açıklama gelmemesine rağmen, saldırıların boyutu bölgedeki gerilimin ne kadar arttığını gösteriyor.
İsrail ordusu, gün boyunca Lübnan’ın güneyindeki Beka Vadisi ve diğer bölgelerde Hizbullah’a ait yüzlerce roket rampası ve mühimmat deposunu imha ettiğini duyurdu. Bu operasyonlarda binlerce savaş başlığının etkisiz hale getirildiği belirtildi. İsrail’in saldırılarında Lübnan’ın güneyinde önemli kayıplar yaşandı.
İsrail’in 20 Eylül’de Beyrut’un güneyine düzenlediği hava saldırısında ise 37 sivil hayatını kaybetti, aralarında üst düzey Hizbullah komutanlarının da olduğu 15 Hizbullah mensubu öldü. Beyrut’taki bu saldırı, İsrail-Lübnan arasındaki çatışmaların şiddetini gözler önüne serdi.
Uluslararası toplum, İsrail ve Hizbullah arasındaki çatışmaların bölgesel bir savaşa dönüşebileceği endişesiyle taraflara itidal çağrısında bulunuyor. İsrail-Lübnan sınırında yaşanan bu şiddetli çatışmalar, bölgedeki istikrarı tehdit ederken, daha geniş çaplı bir çatışmanın önlenmesi için diplomatik girişimlerin hızlandırılması gerektiği vurgulanıyor.
