ANKARA – BHA
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdülkadir Uraloğlu:
Japonya’da yaşanan uçak kazası havalimanlarında yaşanabilecek tehlikeler karşısında tatbikatların önemini bir kez daha ortaya koydu. Ekiplerimizce yapılan ateşli yangın, acil durum ve diğer özel tatbikatlar başarıyla tamamlandı. Havalimanlarımızın elektronik altyapısını güçlendirmeye devam ediyoruz.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Japonya’da iki uçağın çarpışması sonucu yaşanan büyük kazayı örnek göstererek bu konuda Türkiye’deki havalimanlarında gerekli önlemlerin alındığını bildirdi. Bakan Uraloğlu, havalimanlarında görev yapan Havalimanı Kurtarma ve Yangınla Mücadele (ARFF) birimlerinin aldıkları eğitimlerle yaşanması muhtemel yangın ve yaşanabilecek diğer olumsuzluklara yönelik düzenli olarak tatbikatlar gerçekleştirdiğini belirterek, “Ekiplerimiz bütün tatbikatları başarı ile tamamlayarak her türlü olumsuzluğa karşı göreve hazır olduklarını gösterdiler” dedi. Bakan Uraloğlu yaptığı açıklamada, Japonya’da iki uçağın çarpışması sonucu yaşanan büyük kaza ve sonrasında meydana gelen yangına vurgu yaparken, Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) tarafından işletilen havalimanlarında görev yapan Havalimanı Kurtarma ve Yangınla Mücadele (ARFF) birimlerinin, 2023 yılında tüm havalimanlarında birçok tatbikat gerçekleştirdiğini ve bu tatbikatlarda ve aldıkları eğitimlerle gece gündüz göreve hazır olduklarını söyledi.
2023 yılında tüm havalimanlarında bu kapsamda birçok tatbikat gerçekleştirildiğine vurgu yapan Bakan Uraloğlu, “Ekiplerimizce yapılan ateşli yangın tatbikatları, acil durum tatbikatları ve diğer özel tatbikatlar başarıyla tamamlandı. Ateşli yangın tatbikatlarında, havalimanlarında meydana gelebilecek uçak kazaları veya yangınları gibi acil durumlarda ARFF birimlerinin müdahale kabiliyeti test edildi. Tatbikatlarda, yangının söndürülmesi, kazazedelere müdahale edilmesi ve tahliye işlemleri gibi unsurlar başarıyla gerçekleştirildi. Bu tatbikatların ne kadar önemli olduğu Japonya’da yaşanan uçak kazası ile bir kez daha ortaya çıktı” ifadelerine yer verdi.
Acil durum tatbikatlarında ise, havalimanlarında meydana gelebilecek terör saldırıları, doğal afetler veya diğer acil durumlara müdahale senaryolarının uygulandığını kaydeden Bakan Uraloğlu, “Tatbikatlarda, ARFF birimlerinin yanı sıra diğer ilgili kurum ve kuruluşların da koordineli bir şekilde çalışması sağlandı. Gerçeğe yakın senaryolar doğrultusunda gerçekleştirilen tatbikatlarla, ARFF birimlerinin ve havalimanlarının reaksiyonları ölçülerek edinilen deneyim ve tecrübeler ışığında acil durumlara karşı 7/24 hazırlıklı olunması amaçlanmaktadır. Bütün havalimanlarımızda gerçekleştirilen tatbikatlarda ARFF birimlerimiz ve havalimanlarımız acil durumlara karşı hazırlıklı olduklarını gösterdiler” açıklamasında bulundu.
Son 21 yılda, diğer faaliyet alanlarında olduğu gibi, ARFF hizmetlerinde de küresel ölçekte iddialı bir kuruluş haline gelen Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nin ileri teknoloji kurtarma, yangın söndürme sistemlerine sahip filosunu güçlendirmeye devam ettiğini de ifade eden Uraloğlu, şu ifadelere yer verdi: “Yolcu güvenliği ve uçuş emniyetini ön planda tutan bir anlayışla yapılan çalışmalarla; 2002 yılında DHMİ ARFF filosunda 280 adet yangınla mücadele aracı bulunurken, 2024’de söz konusu araç sayısı 521’e yükseldi. 2012’de havalimanlarında 750 ARFF memuru görev yaparken 2024 yılında bu sayı 1.800’ü aşmış durumda. ARFF ekiplerimiz Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı (ICAO)’nın standart ve önerileri doğrultusunda sürekli eğitimden geçirilmektedir. Şunu iddialı bir şekilde söyleyebiliriz ki; ARFF ekiplerimiz, uluslararası standartların üzerinde aldıkları eğitim ve sahip oldukları ileri teknoloji ürünü araç filolarıyla Avrupa’nın ve dünyanın en iyi ARFF ekipleri arasında yer almaktadır.”
Bakan Uraloğlu ayrıca, 2023 yılında DHMİ’nin, Hava Trafik Hizmetleri elektronik altyapısını oluşturan Haberleşme, Seyrüsefer, Radar ve Hava Trafik Yönetimi sistemlerinin temin, tesis ve bakım-onarım çalışmalarına büyük hassasiyetle devam ettiğini; yapılan çalışmalar ile Türk hava sahasının daha önce olmadığı kadar emniyetli ve modern hale geldiğini bildirdi.
Bu kapsamda 8 Aletli İniş Sistemi (ILS), 11 adet uçaklara yön ve mesafe bilgisi veren, VHF frekansında çalışan çok yönlü radyo seyrüsefer istikamet cihazı/mesafe ölçüm cihazı (DVOR/DME) sistemi, 1070 hava/yer ve yer/yer telsiz sistemi, 3 adet ikincil gözetim radarı (SSR) ve 2 adet birincil gözetim radarı (PSR) sistemi için temin etütleri ve çalışmalarına ek olarak kuruluşta kullanılan test ve ölçü aletlerinin kalibrasyon hizmetlerinin gerçekleştirildiğini ifade eden Uraloğlu, “Kuruluş bünyesinde, uçakların radara bağımlı olmadan konum tespitinin yapılmasına olanak sağlayan otomatik bağımlı gözetim (ADS-B) alıcı cihazının yerli üretiminin test çalışmaları yürütülürken, MGR (Millî Gözetim Radarı), millî ATC (Hava Trafik Kontrol sistemi) ve millî multilaterasyon (MLAT) AR-GE çalışmalarına destek verildi.” açıklamasında bulundu.
Kuruluş tarafından yerli ve millî imkânlarla yeni versiyonu geliştirilen Sesli-Otomatik Terminal Bilgi Hizmeti (V-ATIS)’nin KKTC Ercan Havalimanı dâhil 20 havalimanına, Dijital-Otomatik Terminal Bilgi Hizmeti (D-ATIS)’nin ise 6 havalimanına kurulumlarının gerçekleştirildiğini belirten Uraloğlu, “Yurt çapındaki 31 adet RADAR, 74 adet Aletli İniş Sistemi (ILS), 76 adet VHF Frekansında Çalışan Çok Yönlü Radyo Seyrüsefer İstikamet Cihazı (VOR/DVOR), 153 adet Mesafe Ölçüm Cihazı (DME), 68 adet Yönlendirilmemiş Radyo Bikını (NDB), 42 adet Ses Haberleşme Sistemi (VCS), 35 adet Otomatik Terminal Bilgi Hizmeti (ATIS) sisteminin bakım-onarım çalışmaları da yerine getirildi.” dedi.
Haberleşme, seyrüsefer, radar ve hava trafik yönetimi sistemlerinin, temin, tesis ve bakım-onarım çalışmalarının, hava seyrüsefer emniyetinin sağlanmasında son derece önemli bir rol oynadığını kaydeden Uraloğlu, “Pilotlar ve hava trafik kontrolörleri tarafından birincil öncelikle kullanılan bu sistemler, hava araçlarının emniyetli bir şekilde seyrüsefer yapabilmesine olanak sağlıyor. DHMİ tarafından gerçekleştirilen modernizasyon çalışmaları ile bu sistemlerin teknolojik altyapısı güçlendiriliyor. Modernize edilen elektronik altyapısıyla daha verimli, daha hızlı ve daha emniyetli hava seyrüsefer imkânlarının hayata geçirilmesi ve dünya sivil havacılığının kullanımına sunulması amaçlanıyor.” şeklinde konuştu.
Uraloğlu, DHMİ’nin sivil havacılık sektöründe yenilikçi bir yaklaşım sergilediğine dikkati çekerek, “Bu kapsamda, elektronik altyapının yanı sıra, kuruluş bünyesinde görev yapan lisanslı havacılık personelinin eğitiminden, havalimanlarının güvenliğine kadar çeşitli alanlarda yenilik çalışmaları yürütülüyor. DHMİ bünyesinde yer alan hava seyrüsefer ar-ge birimi ve TÜBİTAK iş birliği ile yürütülen bu çalışmalar, hava trafik yönetimi ve havalimanı işletmeciliğinde ülkemizi dünya havacılığının zirvesine taşıyor.” diye konuştu.
Havacılığın altın dönemi olarak tarihe geçen son 21 yılda, diğer alanlarda olduğu gibi DHMİ’nin elektronik altyapısında devrim niteliğinde bir dönüşüm yaşandığını belirten Uraloğlu, şu ifadelere yer verdi: ”Bu çerçevede; son 21 yıl içerisinde cihaz sayılarında önemli artış sağlandı. 2003 yılında 17 olan birinci ve ikincil gözetim radarı (PSR/SSR) sayısı 2023 yılında 31 adede, 2003 yılında sıfır olan radar sistemi (A-SMGCS) sayısı 2023 yılında 4 adede, 2003 yılında 25 olan aletli iniş sistemi (ILS) 2023 yılında 74 adede, 2003 yılında 48 olan VHF frekansında çalışan çok yönlü radyo seyrüsefer istikamet cihazı (VOR/DVOR) sayısı 2023 yılında 76 adede, 2003 yılında 63 olan mesafe ölçüm cihazı (DME) sayısı 2023 yılında 153 adede, 2003 yılında 62 olan yönlendirilmemiş radyo bakını (NDB) sayısı 2023 yılında 68 adede, 2003 yılında 6 olan ses haberleşme sistemi (VCS) sayısı 2023 yılında 42 adede, 2003 yılında 6 olan terminal bilgi hizmeti (ATIS) sayısı 2023 yılında 35 adede yükseldi.”