CHP 1946’dan beri her seçimde yenildi ve bir kez bile olsun yenilgiyi kabul etmedi. CHP’nin “hileli” demediği tek bir seçim sonucu yok. Zaten, tartışmayı başka bir yere çekmese, hangi CHP Genel Başkanı o koltukta oturabilir? Kılıçdaroğlu da biliyor ki, bir hile tartışması başlatmazsa, kendisi tartışılacak.
Sokakları mı karıştıracaklar? Bu sefer zor, hatta imkansız. Türkiye solu Gezi olaylarını kendisinin yaptığını zannediyor; Gezi’nin arkasındaki Feto olduğunu ısrarla görmezden geliyor.
Artık ne Feto, ne pkk ne pyd ypg ne başkası hiç fark etmez Terör örgütleri sokakları artık karıştıramazlar.
Bu millet öyle Necip bir milletiki,top sindiremez…
Ölümü öldüren bir millet,Dünyada başka bir örneği
Tankların önüne çıkmış bir milleti sokakta rahatsız etmeye kimsenin cesareti olmaz.
AK Parti’nin gidişatından mı kaygılısınız? 2019’da yapılacak 2 seçime dair endişeleriniz mi var? Ne kaygıya, ne endişeye mahal yok. Değişen Anayasa ile birlikte Recep Tayyip Erdoğan partinin başınadır . AK Parti, yeni bir heyecanla, coşkuyla, değişerek ilerleyecek. AK Parti, her zamanki gibi, özeleştirisini yapacak, hatalarından ders çıkaracak, eksikliklerini tamamlayacak, kendisini yenileyecek ve yoluna daha güçlü devam edecek.
Hiç merak etmeyin, göreceksiniz, aramıza sızdılarsa eğer, kibir abideleri, asalaklar, haşereler, çıkar sevdalıları, lejyonerler, dönekler, tembeller, varsa Fetullahçılar tek tek ayıklanacaklar. Çakar lambalı arabalarıyla caka satanlar, pahalı güneş gözlükleriyle tepeden bakanlar, kriz zamanı kaybolup zafer zamanı ortaya çıkanlar, kıranlar, dökenler, küstürenler, ayrıştıranlar, nefsini davanın önüne geçirenler tek tek dökülecekler. Safralardan, prangalardan kurtularak, ilk günkü heyecanla, ilk günkü dava şuuruyla koşmayı sürdüreceğiz.
Recep Tayyip Erdoğan, siyasi hayatı boyunca, seçmenlerine, sevenlerine, takipçilerine “özgüven” aşılamanın mücadelesini verdi. Hayatı, “inanıyorsanız üstünsünüz” düsturunu aşılamakla geçti. Yıkıldığımız, umudumuzu yitirecek gibi olduğumuz, karamsarlaştığımız her an, omuzlarımızdan tutup sarsan, “başın öne eğilmesin” diye haykıran, “mü’mine yeis yakışmaz” diyen, “biz seferle mükellefiz, zafer Allah’ın takdiridir” diye hatırlatan hep o oldu. Önümüze düştü, özgüven abidemiz oldu, liderimiz oldu.
Gün, burukluk, karamsarlık günü değil; 7 düvele karşı kazandığımız muhteşem zaferimizle, 80 milyonun, Türkiye’nin zaferiyle, tevazu içinde iftihar günüdür. Başınız öne eğilmesin. Her şey asıl şimdi başlıyor.
Gökhan Bayram