Hiçbir zaman geç değildir, zararın neresinden dönülürse kardır…
Istanbuldaki Kahta kökenli STK’ların katılımıyla Kahta Gazeteciler Cemiyeti önderliğinde naçizane bir barış çağrısı yaptık. O zaman sebebini bilmediğimiz halen de anlamakta zorluk çektiğimiz kardeşlik ve barış süreci sona ermiş ve kardeş kavgası yeni başlamıştı. Bizden sonra da çok çağrı yapanlar oldu. Bölge insanı olarak, gün geçtikçe artan kardeş kanının akmasının artarak devam etmesi bu ülkedeki vicdan sahibi herkeste olduğu gibi beni de gün geçtikçe daha fazla endişelendirmektedir.
Hiçbir şey barışın alternatifi olamaz diyerek ‘zararın neresinden dönülürse kardır’ atasözünü hatırlatmak isterim. Kainatın en değerli mahlukatı insandır mantığıyla her ölen insanın akraba ve yakın çevresinde derin travmalar oluşturarak telafisi mümkün olmayan toplumsal sorunları derinleştirmektedir.
İlkokul yıllarımızda öğrendiğimiz ‘Yurtta sulh Cihanda Sulh’ vecizesi hepimizin içselleştirdiği halen de benim şahsen büyük değer verdiğim bir ilkedir. Ben şahsen bugün bu sözün dağlara taşlara yazılmasını isterim ve altına imzamı da atarım hiç tereddüt etmeden.
Güneydeki Iraklı kardeşlerimizden en az bir milyonun, Suriyeli kardeşlerimizden ise yarım milyonun öldüğü milyonlarcasının mültecilik yollarına düştüğü felaketi de mi göremiyoruz?
‘Komşu komşunun külüne muhtaçtır’ derlerde ama komşunun komşuya tahammülsüzlüğü yukarda adı geçen kardeş ülkelerde ve maalesef ülkemizde büyük tarihsel tahribatlara sebep olmuştur.
1 Ağustus 2015’te yaptığımız Barış Çağrısına atıfta bulunarak biz Adıyamanlılarında yanıbaşımızda cereyan eden ateşin derhal söndürülmesi ve toplumsal barışın tesis edilmesi için parti, inanç, dil, ırk ayrımı yapmadan bütün toplumun tek ses olarak barış için uğraşmasının islami ve insani vazife olduğunu hatırlatmak isterim.
Bu cennet vatanda yaşayanlar olarak, konuşmamıza besmele ile başladığımız gibi sulh kelimisinide kalpten benimsemeli ve düşürmemeliyiz.
BARIŞ İÇİNDE KALINIZ, ALLAH’IN BEREKETİ, MAĞFİRETİ, RAHMETİ ÜZERİNİZE OLSUN. BARIŞIN TESİS EDİLDİĞİ GÜNLER DİLİYORUM.
Kemal KUTLU