İnsanların bir araya gelmesi ile milletler oluşur. Bir millet bir devlet demektir.
Bir devleti ayakta tutan en önemli unsur ise saygıdır. Saygı; insanlar arasındaki iletişimi kolaylaştıran, insanların birbirine değer verip önemsemesini belirten bir kültürdür. Ve saygı öyle bir şeydir ki kendisi ile beraber sevgiyi doğurur. Saygı ile sevgi arasında yıkılmaz bir köprü vardır. Bir fidanı alıp toprağa dikersin ,önce can suyunu verirsin ,sonra da o fidan su ile güneşten kaynağını alarak yeşermeye başlar. Ve sende o fidanı gübreler, ilaçlarsın belli bir zaman sonra o fidan bir ağaç olur ,olgunlaşıp meyve verir.ve o meyveyi koparıp, tüketeceğin zaman çektiğin emeği hatırlarsın. Ve sonrada o ağaca dönüp baktığında bu ağacı ben mi diktim? Diye kendi kendine sorarsın . Sen yaşlandıkça o dikmiş olduğun ağaçta seninle birlikte yaşlanıp bir çınar ağacına dönüşür. Tekrar arkana dönüp baktığında ise sen torunlarına fidan dikmesini öğreten bir dede olmuşsun. Burada dikilen fidan saygının temellerinin atılmasına , sarf edilen emek saygı için atılan adımları ,elde edilen meyveler bir toplumda saygının doğurmuş olduğu sevgiyi, o torunlar ise gelecekte saygılı bir neslin var olacağına işaret eder.
Ve saygı anlatılmaz yaşatılması gerek bir unsurdur ki kendisi ile beraber sadece sevgiyi değil; geleceği, hürmeti, güveni, hoşgörüyü , ve daha bir çok şeyi doğurur.
Eğer bizlerde güçlü bir aile,soy,millet, devlet,cumhuriyet olmak istiyorsak ilk adımlarımızı atmamız gerekiyor.
Sonuç olarak;herkesin bir dikili ağacı ve bu dünyaya ölümden sonra bırakacağı bir çınarı olsun.
MELTEM KINAY
