Teklifin görüşmelerinde söz alan Saadet Partisi Hatay Milletvekili Necmettin Çalışkan, tüm Türkiye’nin Filistin halkının yanında olduğunu ifade ederek, başta Amerika’daki üniversiteler olmak üzere Filistin’e destek için yapılan öğrenci hareketlerini takdir edip alkışladıklarını belirtti.
Türkiye’de de benzer etkinliklerin olmasını umut ettiklerini ancak protesto için toplanan insanların gözaltına alındığını ileri süren Çalışkan, şöyle konuştu:
“Bu ülkede barış akademisyenleri ihraç edildi. Böyle olduğu için bugün akademisyenler Filistin’e destek için sokağa çıkmaya korkuyor. Bir ilahiyat fakültesi, bir mühendislik fakültesi öğretim üyesi bir bildiriye imza atmıyor, atamıyor, korkuyor. Bugün geldiğimiz baskıcı ortam öyle bir noktaya geldi ki en haklı olayda bile insanların sahip çıkmasını engelliyor, önlüyor. Herkes büyük bir korku içerisinde. Sadece üniversiteli gençler değil sizin şu sıralarınızda oturan milletvekilleri bile korkuyor.”
MHP Ankara Milletvekili Yaşar Yıldırım, Gazze’de yaşanan soykırıma dünyanın sessiz kaldığını belirterek, “Filistin’e yapılanların yarın Türkiye’ye de yapılma ihtimali çok büyüktür. Onun için Türkiye’nin sınırları Kudüs’ten başlamalıdır, Cilvegözü’nden değil. Cilvegözü’nden sınır başlatırsanız Ankara’yı koruyamazsınız. Türkiye’yi korumanız için Kudüs’ten başlamamız ve bugün Kudüs’te yapılanlara, Gazze’de yapılanlara ‘dur’ dememiz lazım. Maalesef, biz bugüne kadar ciddi şekilde sahip çıkamadık; bu, bizim ayıbımızdır.” ifadelerini kullandı.
İYİ Parti Bursa Milletvekili Yüksel Selçuk Türkoğlu, kürsüye Sinan Ateş’in bir fotoğrafıyla geldi.
Fotoğrafı kürsüye koyarak konuşmasını yapan Türkoğlu, 30 Aralık 2022’de işlenen Sinan Ateş cinayetinin üzerinden 1,5 yıla yakın bir zaman geçtiğini söyledi.
Savcılığın “bir utanç belgesini iddianame diye ortaya koyduğunu” ileri süren Türkoğlu, “Ortada hain bir suikast var, tasarlayanlar belli, azmettirenler belli, tetiği çeken belli, ifadeler belli, deliller belli ama 146 sayfalık iddianamede cinayetin bir tek sebebi belli değil, öyle mi?” diye sordu.
– “Halkın hizmetine yönelik siyaset”
AK Parti Eskişehir Milletvekili Ayşe Gürcan, İsrail’in Gazze’de uyguladığı soykırımın durması ve kalıcı bir barışın sağlanmasının, adeta bir insaniyet sınavı olarak önlerinde durduğunu söyledi.
Gürcan, Gazze için kararlı bir duruş ortaya koyan ve harekete geçen her vicdan sahibi insanı minnetle selamladığını dile getirdi.
Türkiye’nin, politikalarıyla ve bu politikaları icra eden kurumlarıyla dünyada sosyal devlet anlayışını en iyi şekilde temsil eden ülkeler arasında bulunduğunu ifade eden Gürcan, “Gelinen bu noktanın ilk adımı temel bir zihniyet devrimiyle atılmıştır. AK Parti iktidara geldiği günden bu yana kamu imkan ve kaynaklarını kendini seçkin gören bir zümrenin tekelinden çıkarıp halkın hizmetine sunmuştur. ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ ilkesi doğrultusunda halkın hizmetine yönelik siyaset üretmenin gayreti içerisinde olmuştur.” diye konuştu.
Gürcan, sosyal devlet anlayışının hükümetleri döneminde güçlendirildiğini, sosyal politikaları devletin asli hizmetleri arasında gördüklerini ve bu noktada vatandaşa hak ettiği hizmeti sunmak için çalıştıklarını vurguladı.
DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar, Türkiye’nin, başta ekonomi olmak üzere, içine düştüğü krizlerin önemli bölümünün “hukuk devleti zaaflarından kaynaklandığını” ileri sürdü.
Çandar, Anayasa Mahkemesi ve AİHM kararlarına uyulmadığı sürece hukuk devletinden söz edilemeyeceğini; “yürütmenin sürekli Anayasa ihlali yaptığı bir rejimin hukuk devleti adını taşıyamayacağını” dile getirdi.
– Üslup tartışması
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Malatya’nın 6 Şubat depremlerinde büyük zarar gördüğünü ifade ederek, depremin ardından 15 ay geçtiğini ancak yaraların hala sarılamadığını öne sürdü.
Ağbaba, 103 bin ev yapılması planlanan Malatya’da 7 bin evin ancak teslim edildiğini dile getirerek, teslim edilen bu evlere alt yapı eksikliği gibi sebeplerden vatandaşların yerleşemediğini söyledi,
“Eğer televizyonlarda o kura çekimini izliyorsanız bilin ki bunun tamamı yalan, hiç kimse evinde oturabiliyor değil.” diyen Ağbaba’ya, AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, “Hepsi doğru” karşılığını verdi. Konuşma sonrasında da Ağbaba ve bazı AK Partili milletvekilleri arasında tartışma ve sataşmalar yaşandı. Tartışmanın uzaması üzerine Karaca, birleşime ara verdi.
Aranın ardından TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, milletvekilleri arasında çıkan tartışmalara ilişkin, “Genel Kurulda bulunan milletvekillerimizin daha temiz bir dil kullanmalarını ve hem milletvekilliğin onuruna, saygınlığına hem de yüce Meclisin saygınlığına halel getirmeyecek bir üslupla konuşmalarını ve buradaki tüm milletvekillerimizin bu hassasiyetle davranmalarını özellikle Başkanlık Divanı olarak talep ediyoruz.” dedi.
Partilerin grup başkanvekilleri de konuşmalarda temiz dil kullanılması yönündeki dileklerini ifade ettiler.
Kanun tekliflerinin kabul edilmesinin ardından, TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, birleşimi, 14 Mayıs Salı günü saat 15.00’te toplanmak üzere kapattı.