Bu zor korona günlerinde şirketlerin ve mahalli yönetimlerin (muhtarların, encümenlerin, belediye reislerinin, STK’nın ) hangi eksenlerde yürüdüklerini düşündüğümde 4 eksen ufukta gözükmekte. İnsan severlik, Ahlaki sorumluluk, Kanuni sorumluluk, İşlevsel sorumluluk.
Kendimce bunların tanımını yaparsam: İnsan severlik: toplumsal olarak zayıf olanların toplumla güçlendirilmesi. Ahlaki sorumluluk: toplumsal ahlaki değerlere saygı duymak. Kanuni sorumluluk: kanunlara bağlı kalmak. İşlevsel sorumluluk: kaliteli hizmetlerin ve ürünlerin sunulması.
Dürüst olmak, özü sözü bir olup hile ve iki yüzlülükten uzak olmak daha doğrusu erdemli davranmaktır….
Kibir ve kibirli biri olmak eline güç ve makam geçirenlerin patolojik ruh halidir. Güç insanın gözlerini kamaştırır, kendinden başkasını önemsemezsin , kimseyi fark etmezsin. Sadece kendine istersin daha çok istersin. Bu fani dünyada kibirlilere ancak toplum doğru cevabı verebilir…
İçinde yaşadığımız şu dönemde bazı şahıslar öyle bir hal almışlardır ki; maalesef menfaatleri uğruna yapamayacakları, kendi kazanımları uğruna yok saymayacakları bir değer kalmamıştır. Vefa, söz vb. değerlerden uzak şahsi menfaatlerine ulaşmak için her yolu mubah sayıyorlar. Tabii ki halk ve Hak bunu görecek ve bu şahıslar müstahakkını bulacaklardır.
Toplum ve birey olarak birbirimizi yukarıdaki dört eksene göre aydınlatmaya devam edersek belki bir gün bu halk ve toplum huzura kavuşur; dürüst olmayanlardan, şahıs olsun, şirket olsun, makam ve mevki sahipleri olsun kurtulacaktır.