İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Antalya’da düzenlenen ‘Türkiye’nin Huzuru Toplantısı’ kapsamında Antalya Valiliği ile AK Parti ve MHP Antalya il başkanlıklarını ziyaret etti. Ziyaretlerden sonra Bakan Yerlikaya, İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaloğlu, Emniyet Genel Müdürü Erol Ayyıldız, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin, Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Ahmet Kendir, Antalya Valisi Hulusi Şahin, AK Parti Antalya milletvekilleri Mustafa Köse, İbrahim Ethem Taş, Kemal Çelik, Tuba Vural Çokal’ın katılımıyla ‘Huzur ve Güvenlik Toplantısı’ gerçekleştirildi.
Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Bakan Yerlikaya, hiç şüphesiz ‘turizm’ denince ilk akla gelen şehrin Antalya olduğunu belirterek, “Öyle ki her yıl Antalya’mıza, milyonlarca yerli ve yabancı turist gelmektedir. Bir bakıma Antalya turizmin başkenti, ancak turizm sektörü kırılgan bir yapıya sahiptir. Dolayısıyla turistlerin tercihlerinde en belirleyici etkenlerin başında güvenlik geliyor. Antalya’mızın huzuru ve güvenliği adına biz İçişleri ailesi olarak gece gündüz demeden büyük bir hassasiyetle gayret gösteriyoruz. Antalya’da valimizin koordinasyonunda emniyetimiz, jandarmamız, sahil güvenliğimiz gerçekten büyük bir gayret gösteriyorlar. Bu şehrin huzuru, bu şehrin güvenliği ve bu şehrin esenliği için” dedi.
Hem Antalya’da hem de bütün şehirlerde kafes operasyonları düzenlediklerini belirten Bakan Yerlikaya, “Eğer o şehirde varsa illegal suç örgütlerini, her birini adalete teslim etmekle ilgili bu operasyonları düzenliyoruz ve Antalyamızda son 150 gün içinde organize suç örgütlerine yönelik yapılan 22 operasyonda 180 şüpheli şahıs gözaltına alındı. Bunlardan 68’i tutuklandı. Yine bizim kırmızı çizgilerimizden biri uyuşturucu ile mücadeledir. Özellikle aydınlık geleceğimiz olan gençlerimizi, toplumumuzu zehirlemeye kalkanlara, kararlıyız onlara hayatı zehredeceğiz. Son 150 günde Antalya’mızda zehir tacirlerine yönelik 4 bin 481 operasyon düzenledik. 5 bin 172 şüpheli şahıs gözaltına alındı. Bunlardan 416’sı tutuklandı” diye konuştu.
Düzensiz göç ve göçmen kaçakçılığı organizatörleriyle de mücadelenin durmadan, duraksamadan devam ettiğini anlatan Bakan Yerlikaya, “Deniz yolu, göçmen kaçakçılarının en çok tercih ettikleri güzergahların ve yöntemlerin başında geliyor. Denizlerimizin göçmenlere mezar olmasına müsaade etmeyeceğimiz gibi, göçmen kaçakçılarına da asla izin vermeyeceğiz. Vermemekte kararlıyız. Jandarmamız, emniyetimiz ve sahil güvenliğimiz, göçmen kaçakçılığı organizatörlerine son derece başarılı operasyonlar gerçekleştiriyor. Antalya’daki düzenli göçmen sayılarını paylaşmak istiyoruz. Hem ikamet izni hem geçici koruma kapsamındaki Suriyeli misafirlerin sayısı 130 bin 994 ve toplam düzenli göçmen sayımız 136 bin 907” diye konuştu.
Düzensiz göç ve göçmen kaçakçılığı organizatörlerine yönelik son 150 günde 42 operasyon düzenlediklerini ifade eden Bakan Yerlikaya, “Bu operasyonlarda 90 göçmen kaçakçılığı organizatörünü yakaladık. Bunlardan şimdilik diyorum, altını çizmek istiyorum, 13’ü tutuklandı. Ve diğer adli kontrol ve serbest bırakılanlarla ilgili bu toplantıda da arkadaşlarıma bu noktada talimat verdik, adli kontrol ve serbest bırakılanlar eğer bir daha bu işi yapmıyorlarsa kendilerini tebrik ediyoruz. Ama bu huylarından vazgeçmez ve ‘Biz göçmen kaçakçılığı organizatörlüğü yapmaya devam ediyoruz’ diyorlarsa bilsinler ki kesinlikle daha önceki tutuklanan arkadaşların yanlarına tabii mahkeme kararıyla götürmeye de kararlıyız. Aynı dönemde bin 348 düzensiz göçmen yakalanırken, bunlardan bin 274’ü kendi ülkelerine deport, yani sınır dışı edildi. Diğerlerin de evrakları tamamlanınca sınır dışı işlemleri yapılacak” dedi.
Düzensiz göçmenlere yönelik mobil göç noktası uygulamasına da değinen Yerlikaya şöyle konuştu:
“Pilot bölge İstanbul’da 3 ay önce başlamıştı. Artık bu ay itibariyle de araç sayımız 155 araç noktasına çıktı. Antalya’mıza ilk etapta yapımı ve içinin donatısı tamamlanan 3 araç geldi. Ama bu araç sayısını biz 6’ya çıkaracağız. Belki biraz daha artırmamız gerekiyor. Bu toplantıdan o sonuç çıktı. Bunu yapmaktaki maksadımız da şu, mobil göç noktası nedir? Antalya bir turizm şehri, turizmin başkenti dedik, milyonlarca turist geliyor ve aynı zamanda düzenli göçmende var.
Biz umuma açık olan yerlerde, parklarda, bahçelerde, plajlarda güvenlik güçlerimiz kimlik kontrolü yaptığı zaman eğer o yabancının üzerinde kimlik yoksa, kendisine diyoruz ki, şu mobil göç noktamız aracımızın olduğu yere kadar anlayış gösterir, gelirseniz, kimliğiniz yok. Orada biyometrik yani parmak izi ve göç net sistemimizle bir tercümanımız ve göç uzmanımızın olduğu yerde bir dakikada tespit ediyoruz.
O bir dakikalık süre içerisinde eğer oraya davet ettiğimiz yabancı pasaportu otelinde kalmış, ikamet izni veya geçici koruma kimlik belgesi evinde kalmışsa orada anlıyoruz zaten bunu. Göstermiş olduğu sabır ve anlayıştan dolayı teşekkür edip kendisini bırakıyoruz. Yok böyle değilse yani düzensiz göçmen olduğu ortaya çıkıyorsa da biz o yabancıyı Kaçak Göçmeni Geri Gönderme Merkezimize sınırdışı edilmek üzere götürüyoruz. Bu uygulamayı üzerinde kimliği olmayan bir düzenli göçmeni ve turisti üzmemek için herhangi bir komplikasyon olmaması için yaptık ve İstanbul’da da çok büyük beğeni aldı ve 30 büyük şehrimizde yürürlüğe girdi.”
İçişleri olarak temel görevlerinin suç işlenmesini, yani önleyici faaliyetlere odaklanmak olduğunu belirten Yerlikaya, asayiş suçlarının 10’undan 9’unun üzerindeki bir rakamı, hem jandarma hem de emniyetin yakaladığını ve adalete teslim ettiğini kaydetti. Bakan Yerlikaya, 112 Acil’e ihbarda bulunulması için de tüm vatandaşlara şu çağrıda bulundu:
“Antalyalı hemşerilerimizin 112’yle bizlere çok yakın olduğunu, gördükleri, bildikleri, hissettikleri, başta uyuşturucu, organize suç örgütleri, hırsızlık, asayiş ve mugayir suçlar; demem o ki rahatsız oldukları, hoşnut olmadıkları ne varsa lütfen ama lütfen 112’yi arayıp, emniyetimiz, jandarmamız ve sahil güvenliğimize bunları paylaşsınlar.
Haziranda göreve başladığımız günden bu yana ve Türkiye’nin huzuru; bu güzel şehrimiz Antalya’da, turizmin başkenti şehrimizde de huzurun, güvenin teşhis edilmesi, korunması ve istikrarlı olmasıyla ilgili vatandaşlarımızla birlik, beraberlik içerisinde de inanıyoruz ki, yenemeyeceğimiz hiçbir suç ve suç türü yoktur. Ve hepsini de yüce Türk milleti adına karar veren Türk yargısına teslim etmeye de kararlıyız.”
