ANKARA-BHA
Türkiye ekonomisindeki normalleşme adımları ve enflasyonla mücadele çabaları uluslararası piyasalarda karşılık buluyor. Bu doğrultuda, Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) Şubat 2020’den bu yana ilk kez 250 baz puanın altına inerek 249,8 seviyesine geriledi. Bu düşüş, Türkiye’nin ekonomik istikrarı ve finansal görünümüne dair olumlu bir sinyal olarak değerlendiriliyor.
Ekonomi yönetiminin attığı adımlar, makroekonomik göstergelere yansıyan pozitif etkilerle destekleniyor. Özellikle ödemeler dengesindeki toparlanma, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) döviz rezervlerini artırma başarısı ve ekonomi kurumlarının piyasalara güven veren politikaları, Türk lirası varlıklara olan yabancı ilgisini artırıyor. Bu gelişmeler, Türkiye’nin borçlanma maliyetlerini de kayda değer biçimde düşürdü.
Uzmanlar, CDS seviyelerindeki bu düşüşün sadece finansman maliyetlerini azaltmakla kalmayıp, yatırımcıların Türkiye ekonomisine duyduğu güvenin yeniden tesis edildiğine işaret ettiğini belirtiyor. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye’ye ilişkin değerlendirmelerinde yaptığı iyileştirmeler de bu olumlu tablonun bir başka göstergesi.
Ekonomi yönetimi ise sürdürülebilir büyüme, fiyat istikrarı ve mali disiplin hedeflerinden taviz vermeden reform politikalarını sürdürmeyi planlıyor. CDS seviyelerindeki gerilemenin devam etmesi, Türkiye’nin küresel yatırımcılar nezdindeki cazibesini artırarak ekonomik hedeflerine ulaşma yolunda önemli bir avantaj sağlayabilir.
